Abstract:
Türk dilinin bir yabancı dil olarak öğrenilmesi, yeni bir dilsel ve kültürel alana aktif bir şekilde «dalmayı», Türk kültürünün özelliklerini, Türk halkının mentalitesini ve Türk ulusal karakterinin özelliklerini tanımayı öngörür. Böyle bir «dalma»’nın etkin biçimlerinden biri, en güzel manevi kazanımları biraraya getiren ve Türk halkının hayatına ilişkin özellikleri sözlü yöntemlerle dile getiren sanatsal literatür ile tanışmaktır. Türk düzyazı metinlerinin ve bunların Ukraynaca’ya tercümelerinin karşılaştırılmasında, ulusal-kültürel özellikleri olan kelimeler, terimler tespit edilmiş ve bunların Ukrayna dili kullanılarak yeniden üretilmesine yönelik muhtemel yöntemler analiz edilmiştir. Bu çerçevede, dini terimler, saygı ifadeleri, ailevi ilişkileri belirten kelimeler, küçültme ifadeleri, Türk ulusal yiyecek ve içeceklerinin isimleri, geleneksel Türk giysilerinin, kamuya açık yemek yenen spesifik mekanların isimleri, dilsel biçimler ve klişeler, özel dikkat gerektirmektedir. Bunun dışında, belli bir yabancı dili ana dili olarak konuşanların dilsel davranışlarını, geleneklerini ve adetlerini bilmek gerekir, ki sözünü ettiğimiz bu unsurlar, sözlü araçların seçimini belirlemektedir. Bu çerçevede, öğrencilerin metinleri gerekli şekilde algılayabilmeye hazırlanmaları, önemli rol oynamaktadır. Bu yeniden üretimde ulusal-kültürel özelliğin, kapsam ilişkisinin kısmen veya tamamen kaybedilmesi, ilişki alanının kaybı veya kaynak dilde mevcut olan şeyle ortak hiçbir özelliği olmayan yeni özdeşleştirmelerin kurulması durumlarıyla karşılaşılmaktadır. Bu durum, ulusal kültür bileşen somut dünya ulusal-dilsel haritasının bir bileşeni olmasından ve diğer dünya ulusal-dilsel haritalarıyla her zaman eşdeğerlerinin olmamasından kaynaklanmaktadır. Geleceğin tercüme uzmanlarının yetiştirilmesi, sadece yabancı dile yüksek düzeyde vakıf olunmasını değil, aynı zamanda, dil ötesindeki bilgilere derinden vakıf olunmasını gerektirmektedir, ki bu, başka bir dilsel-kültürel alana uyum sağlamanın teminatı olacaktır.